Masalları sevdiğim farklı
mekanlarla buluşturma niyetim en sevdiğim yeleklerimi aldığım Vatkalı Güve’nin kahramanları Çağdaş ve Duygu ile olan
sohbetime konu oldu.Vatkalı güve, eskilerin herbirşeyi dükkanında baktığım her köşede bir hikaye saklı dururken orada
bir masal gecesi düzenlememek olmazdı.Eskilerden
bahsetmişken bir süredir peşimi bırakmayan
örümcekler ve ağ örme de bu masal gecesinin çıkış noktası oluverdi.Masal gecesinin açılış masalını burada da paylaşmak istedim.
Gecenin sonunda Diana 'nın ellerinin büyüsüyle şekillenen resmim Diana gezgin , seyahat sürecini resimlerle anlatıyor diğer resimlerine burdan bakabilirsiniz |
Sessizliğin ele geçirdiği bir anda başladı her şey....Kendi
içine açılan pencerelerin birine yaklaştı ,durdu ,bakışları dolaştı
derinliğinde…En son ne zaman yapmıştı böyle bir şeyi, hatırlamıyordu..Sonra bir
yürüme sesiyle irkildi , derinlerde bir
yerde bir
ışık gördü.Işığa iyice baktığında
onu bir çocuğun tuttuğunu fark etti.Çocuk
,kapalı kapıların sıralandığı
uzun bir koridorda yürüyordu.Gözleriyle
takip etmeye başladı çocuğu.Çocuk ilerde
bir kapının önünde durdu , eski tahta bir kapı, küflenmiş bir kapı.. Bakan gözlerin belki de önünden defalarca geçtiği ancak açmayı denemediği ,açmaya cesaret
edemediği bir kapı…Bir anda çocuk kapıyı açtı
, karşısına beyaz çarşaflarla
örtülmüş eşyaların olduğu tozlu
bir oda çıktı.Bir çarşafı çekip açtı ,bir yatak çıktı karşısına …Ne zamandır karanlığın içinde bilinmezliğe yürüdüğünü bilmiyordu..Yatağı
görünce bedenindeki yorgunluğu daha çok hissetti yıllardır biriken o yorgunluk
halini , dayanamayıp yatağa uzandı başını
yastığa koydu, tam kendini uykunun şifalı kollarına bırakacakken yan taraftaki
komidinin köşesine bir örümceğin ağ ördüğünü fark etti . Belki başka zaman
görse örümcekten korkardı ama bu kadar
yakından ilk defa tanıklık ediyordu ağını ören bir örümceğe öyle heyecanlandı ki izlemeye koyuldu örümceği... Sessizliğin ele
geçirdiği bir anda örümcek ağlarını ilmek ilmek ördü.Gün be gün çocuk her akşam o odaya gidip
aynı yatakta yatmaya örümceği izlemeye
devam etti.Günler geçtikçe örümceğe gün
içerisinde yaşadıklarını anlatmaya başladı.Korkularını , endişelerini, hayal
kırıklıklarını ..Ertesi gün sevinçlerini, umutlarını ve hayallerini. Örümcek
çocuktan duyduklarını bir bir ilmek ilmek ağına katıyordu.O korkularından
bahsederken ona daha önceki günler anlattığı hayallerinin
,umutlarının ,sevginin ilmeklerini
gösteriyordu.Çocuğun attığı
adımlar ,yaptığı seçimler ihmal ettiği her
şey ilmek ilmek örülüyordu.Odanın
içinden dışarıya, kalptan zihine ,
gönülden gönüle , evrenin bir ucuna kadar ağlar ilmek ilmek örüle örüle devam
ediyordu.Günler sonra örümcek şarkısını söyledi ve çocuk şarkıyı öğrenmesiyle
ayrılmanın vakti gelmişti. O günden
sonra o çocuk
diyar diyar gezmeye ve örümceğin
şarkısını insanlarla beraber söylemeye ve şarkının ardından gelen sessizlikte
açığa çıkan hikayeyi anlatmaya devam etti.Bugün burada yarın başka bir yerde.
ÖRÜMCEĞİN ŞARKISI
'' Aşkı ilmek ilmek ör tüm evrenine
Barışı ilmek ilmek ör tüm geleceğe
Umudu ilmek ilmek ör tüm söylemine
Hayalini ilmek ilmek ör tüm eylemine
Bugünden başla ör , ör , ör,
Bugünden başla ör... ''