Bir masal gecesini daha geride bıraktım.’’İz bırakan
Masallar’’ benim için diğer masal gecelerine göre daha özeldi …Kendimi arkasına rengarenk iz bırakan bir salyangoz olarak hayal ettiğimi söylesem ‘’iz’’ mevzusunun hayatımdaki önemini
az çok ifade etmiş olurum diye tahmin ediyorum.Bunun yanında ritmleriyle Farhood’un masallara eşlik etmesi
ve gecede dans edecek bir alan açmış
olmam masal gecelerinde çok yeni şeyler benim için o yüzden bunları da o geceyi özel kılan nedenler arasına koyabilirim.
Masal gecesine davetimi;
Ellerinizin hikayesi ne?
Ellerim , parmaklarım ve bıraktığı izler…
Peki ya ayaklarınızın hikayesi ?
Ayaklarım ve bıraktığı izler…
Ellerim , parmaklarım ve bıraktığı izler…
Peki ya ayaklarınızın hikayesi ?
Ayaklarım ve bıraktığı izler…
üzerinden yapmıştım..
O zaman hoş geldin seramonisiyle
başlayalım..Benim masal gecelerindeki vazgeçilmezlerimden..
Hoş geldiniz, bilinene bilinmeyene adım atan ayaklarınızla
, hoş geldiniz..
Hoşgeldiniz ellerinizin iyileştirici ve yaratıcı gücüyle
,hoş geldiniz,
İçinizde hayat şarkınızı
söyleyen çocukla , hayallerinizle hoş geldiniz
Yara izlerinizle hoş
geldiniz.
Ve sizi siz yapan
hayat hikayeniz ,hikayenizin kahramanlarıyla hoş geldiniz…
Ben buraya nasıl
geldim?Evden çıkmadan önce bir çift ayakkabı geçirdim ayağıma ve başladım
yürümeye ..Ben yürüdüm yollar aktı
ayağımın altından..Aslında ben her gün aynı yollardan yürüyorum ama her gün farklı şeyler görüyorum.Yolda
yürürken üstüne basıp geçtiğim taş her gün benim farklı bir halime tanıklık
ediyor ve ben o taşa kulak veriyorum beni bana anlatsın diye .. Kimsenin farkında
bile olmadan defalarca kez basıp geçtiği o taş başkalarının da hikayelerini ,ayak
izlerini taşıyor üstünde..Devam ediyorum yürümeye bir ağacı gülümsememle selamlıyor, yeni açan
bir çiçeğin yapraklarına güzelliğini fısıldıyorum ve kokusunun bedenimde dolaşmasına izin veriyorum.. Sonra bir an
durup ayakkabılarıma bakıyorum ve aklıma İngilizcedeki
‘’İf I were in your shoes ‘’ kalıbı
geliyor..Senin yerinde olsam diye çevrilen bu kalıbı kelime bazlı düşünüyorum ‘’ senin ayakkabının
içinde olsam’’ .Sonra zihnim bulanıyor , sorgulamaların ardı arkası kesilmiyor..Ben
hayat yolumda ilerlerken kimin ayakkabısının içindeyim? Gerçekten ‘’kendi ayakkabılarımı’’ mı giyiyorum?Ayakkabılarımı
bırakıp ara ara yalınayak koşabiliyor muyum , toprağı ayaklarımla öpüyor muyum?Arkamda bıraktığım izler
gerçekten bana mı ait ?Sorular zihnimi ele geçiriyor…
Ve sonra ellerim, ellerime
bakıyorum..Ellerimdeki çizgileri inceliyorum, nasırlarımı ,tam kesilememiş
tırnaklarımı, uzun zamandır çıkarmadığım serçe parmağımdaki hayat ağacı
yüzüğünü…Yapan ellerim ,yaratan ellerim, yıkan ,yıkanan ellerim..Ellerimle
kendi bedenime dokunuyorum, başka bedenlerle dokunarak tanışıyorum ,dokunarak
dinliyorum onları.Ellerimle toprağı buluşturuyorum ,tohumlar ekiyorum.Ellerimin
büyüsüyle yaratımı ortaya çıkarıyorum kesiyorum, topluyorum ,ekliyorum,
,dikiyorum,bağlıyorum,renklendiriyorum..
Ve yara izlerim…Onları
bazen kaşıya kaşıya kanatıyorum, ne yarası olduğuna bakmadan yara bantlarıyla
kapatıyorum , görmezden gelip ruhumun
karanlığına terk ediyorum..Bazen de birini bekliyorum öpeyim de geçsin
diyecek birini ve sonra o kişi gelmeden kendim öpüyorum yaralarımı ve içlerinde saklı bilgeliğin keşif
yolculuğunu çıkıyorum..Bu yolculukta dans ediyorum ,içimde akan karanlık nehrin
şarkısını söylüyorum…(İz bırakan masallar gecesindeki dans performansının videosu )
Ve yürüyorum sahip
olduğum tüm izlerle , arkamda bıraktıklarımla devam ediyorum yürümeye ‘’kendi
ayakkabımla’’ bazen çıplak ayak ve arkasında rengarenk bir iz bırakan
salyangozun yolunda
… Masal gecesinde gelen armağanlarla şükran doluyum.Para armağanları ,kitap ,çikolata ,hikayesi olan nesneler ...Masal yolculuğumda ilerlerken daha çok sarılıyorum yaptığım şeye, daha çok güveniyorum her geçen gün bilinmeze attığım adımda ,ihtiyaçlarımın karşılandığını ve desteklendiğimi bilerek ..Koşulsuzca armağanlarımı paylaşmaya doğru gidiyorum..Varlığınıza şükran.Teşekkürler.Masallarla ve masallarda buluşmak niyetiyle,